Antik Roma’da yapılmış en büyük amfitiyatro olan Colosseum, gladyatörlerin birbirleriyle veya egzotik hayvanlarla dövüşmesi için kullanılmış ve aynı zamanda binlerce seyirciyi ağırlamıştır. Bugüne kadar pek çok doğa olayına tanıklık etmiş olan bu Kolezyum hakkında bilmek istediğiniz her şeyi sizlere anlattık. Duyduğunuzda çok şaşıracaksınız. İyi okumalar!
Kolezyum’un üretimi MS 72’de İmparator Vespasian döneminde başladı. Bu Kolezyum, dünyanın en büyük amfitiyatrosu olduğu için hemen hemen herkes tarafından bilinir.
Kolezyum o kadar büyüktü ki, daha sonra inşa edilen hiçbir bina onun boyutuyla boy ölçüşemezdi.
Yapısıyla dikkat çeken bu mimari yapının adının Kolezyum’un yanında duran İmparator Nero heykelinden geldiği sanılıyor.
John Henry Parker’ın “Roma Archaeology: Flavianus Amphitheatre” adlı kitabında anlatıldığına göre, Kolezyum’un düzenlenen etkinliklerin evi olmaktan çıkmasından sonra Romalılar, Kolezyum taşlarını başka projeler için kullanmaya başladılar.
Gelelim Kolezyum’un ilginç hikayesine!
1200 yılına gelindiğinde zengin bir aile Colosseum’u satın almış ve burayı kale olarak kullanmaya başlamış.
Kolezyum’u korumak için 19. yüzyılın ortalarında Papa VIII: Pius tarafından büyük çabalar sarf edildi.
Kolezyum, Roma İmparatorluğu’nun sona ermesinden önceki dönemde çok ünlü bir yapıydı. Birinci yüzyıl şairi Martialis, Kolezyum için bir şiir bile yazdı ve yapıyı Mısır’daki piramitler gibi birçok ünlü mimari yapıyla karşılaştırdı.
Kolezyum, büyük Roma depremi dışında, tarihi boyunca en az üç büyük yangın ve en az 4 deprem görmüştür.
Kolezyum her yıl 4 milyondan fazla ziyaretçi almaktadır.